İstanbul, Edebiyat fakültesi basımevi, 1970. — 144 s.
Anadolu, M. ö. 2. binyılda, üzerinde birkaç dil ailesine mensup, çeşitli ve birbirlerini devamlı etkileyen dillerin konuşulduğu, polyglot, çok dilli bir ülke olarak karşımıza çıkmaktadır. Bunlardan birini anlayabilmek için, diğerlerini de muhakkak tanımak gerekmektedir. Bir ders kitabı olarak hazırlanan bu yayında, yukarda belirtilen linguistik görüş açısından hareketle, önce dil hakkında kısa genel bilgiler verilmiş, Anadolu dillerinin buluntu yerlerine ve belgelerin konularına değinilmiş, bu dilJerden, güçlü bir siyasi varlığın dili olması bakımından büyük önem taşıyan Hitit dili, ayrı bir bütün olarak ele alınmış, ona akraba Luwca, Palaca ve Hiyeroglif Hititçeıi (Luwcası), kendi aralannda ve Hitit dili ile karşılaştırıldıktan bir bölümde incelenmiş, aynı bölüme bu dillerinin M. ö. 1. binyıldaki devamı olan Lykçe ve Lydce de fazla derine inmemekle beraber, karşılaştırma malzemesi olarak dahil edilmişlir. Mensup oldukları dil ailesi bakımından bunlardan ayrılan Hur ve Proto-Hatti dilleri, ayrı konular halinde verilmiştir. Bu dillerle ilgili olarak ortaya çıkan, tarihi, etnik ve kronolojik problemler, çalışma çerçevesi dışında tutulmuştur. Kitapta, işlenen her dilin gramer eskizi, kolay anlaşılabilir bir biçimde şematize edilmiştir. Gerek morfolojik ve fonetik kurallarda, gerek bunların uygulandığı örneklerde, şimdiye kadar bu diller hakkında yayınlanmış olan ve bibliyografya kısmında gösterilen ana el kitaplarından geniş ölçüde faydalanılmıştır.